ÜYE GİRİŞİ ÜYE OLMAK İÇİN ALTTAKİ LİNK İ TIKLA

SÜTÇÜLER

İSPARTA İLİ SÜTÇÜLER İLÇESİ
SÜTÇÜLER İLÇE TANITIM,
sütçüler
isparta sütçüler
sütçüler isparta
Sütçüler Belediyesi önemli bir gelire sahip değildir. Resmi gelir kaynakları dışında ulaşım gelirleri, kira gelirleri sayılabilir. Sütçüler Belediyesi 3 katlı hizmet binasının 3.katında hizmet vermektedir. Diğer katlar ise kirada bulunmaktadır. Belediyenin kira gelirleri arasında Belediye Hal Binası ve burada dükkanlar, açık çay bahçesi ve Petrol Ofisi bulunmaktadır. İlçe dağlık olması nedeniyle alt yapı hizmetlerinin yapım maliyeti yüksek olmaktadır. İlçe 4 Kasım 1995 günü sel afetine maruz kalmıştır. Bu tarihe kadar yapılmış bulunan alt yapının büyük bölümü hasar görmüştür. Dünya Bankası’nın katkılarıyla içme ve kullanma suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu önleme gibi altyapı hizmetlerine başlanmıştır. İlçenin %70 inde kanalizasyon hattı mevcuttur. 
Coğrafi Konumu : Sütçüler ilçesi 37,5◦ kuzey enlemi, 31◦ doğu boylam üzerinde Isparta ilinin güneyinde yer almaktadır. Doğusunda Konya iline bağlı Beyşehir-Seydişehir ilçeleri, kuzeybatısında Eğirdir, güneyde Antalya iline bağlı Serik ve Manavgat ilçeleri yer almaktadır. Güneybatısında Burdur-Bucak ile komşu olan ilçe, kuzeydoğusunda Isparta ilinin Aksu ilçesi ve kuzeydoğusunda da Şarkikaraağaç ilçesi ile komşudur. Yüzölçümü 1287 km2 dir. Rakımı ise 250 metre ile 2500 metre arasında değişmektedir. Sütçüler İlçe Merkezi Mahalle İsimleri : (1) Başkoz, (2) Belen, (3) Birlik, (4) Cami, (5) Erenler, (6) Yeşildere, (7) Yukarı Kasaba ve Mahalle İsimleri : Ayvalıpınar Kasabası (Çıraklar, Öbektaş, Köprübaşı, Kuz ), Kesme Kasabası (Cami, Çökek, Kızılbelen, Derindere), Kasımlar Kasabası (Güney, Cami, Çürükbelen) 
Bu değişim sırasında üzerinde deniz menşeli kalkerler depo edilmiş. Aligosen ve Pileistondaki tektonik olaylar sonucu yükselmişler ve gençleşmişlerdir. Bu dönemden sonra iğne yapraklı gelişme ortamı bularak bölgeyi ormanlarla kaplamışlardır. Tamamen engebeli bir arazide yer alan ilçemizde geniş düzlükler çok azdır. Dağlar arasında kalan küçük düzlükler yayla görünümünde olup; kullanılabilir arazi ile tüm ilçe yüzölçümünün %20 sini oluşturmaktadır. Bölgenin en önemli dağları; doğusunda Dedegöl dağları 2980 metre, güneydoğusunda Sarpdağ 2500 metre, kuzeydoğusunda Anamasdağı 2110 metre, güneydoğsunda Kartoz- Dumanlıdağ 2260 metre, güneyde Bozburundağı 2504 metre, Karadiken dağı, Erenler dağı, Karadağ, Türkmendağı, Akpınardağı, Ardıçkepezi, ve Menevişkepezi belli başlı dağlarıdır. 

Sütçülerin Tarihi ve Turistik Yerleri 1.Adada Antik Kent. (Sağrak Köyü Zengi mevkii) 2.Kocaköy (PENDELİSSOS) Kesme kasabası. 3.Mağara (Aşağı yaylabel Köyü civarı) 4.Kurşunlu Harabeleri (Kasımlar-Karadutlar mevkii) 5.Seferağa camii (Sütçüler merkez) 6.Asar kalesi kalıntıları (Hacıaliler köyü Çağıllıpınar mevkii) 7.Sığırlık Kalesi kalıntıları (Yeşilyurt köyü) 8.Sur kalıntıları (Sütçüler Merkez Taşkapı mevkii) 9.Kitabe (Belen mahallesi) 10.Mağara ve Sarnıçlar (Beydilli köyü) 11.Su yolu kalıntıları (Gürlevik-Tota-Zengi arası) 12.Melikler kalesi (Melikler köyü bahçe meckii) 13.Mağara (Selimler Sarıtaş köyü) 14.İnsuyu-Yer altı suyu (Bekirağalar köyü) 15.Mağara (Selimler Sarıtaş köyü) 16.Şeyh Müslihittin Türbesi (Şeyhler türbesi) 17.Yazılıkaya kanyonu (Şütçüler-Çandır arası) 18.Karacaören Barajı (Çandır köyü) 19.Küçüksu Alabalık tesisleri 
(Yeşilyurt köyü) 20.İçmeler (Kasımlar köyü Tota mevkii) 21.Köprüçay kanyonu (Kasımlar Manavgat arası) Pisidia Bölgesi’nin antik kentlerinden biri olan Adada, Isparta ili ,Sütçüler ilçesine bağlı Sağrak köyü yakınlarındadır. Tarihçesi: Adada Hellenistik devirde (M.Ö.2.Yüzyıl) tarih sahnesine çıkmış ve M.Ö.1.yüzyıldan itibaren para basmaya başlamıştır. M.S. 1.yüzyılda coğrafya yazarı Amasyalı Strabon kitabında kenti anlatmaktadır. Roma İmparatorluğu devrinde güçlenmiş ve büyümüş olan kent Bizans döneminde Piskoposluk merkezi olarak adından söz ettirmiş ve daha sonra terkedilmiştir. G.Hirschfeld ve M.Ramsay Adada’nın Karabavlu’da olduğunu keşfetmişlerdir. Kalıntılar: Bir dağ kenti olan Adada 1200 m. yükseklikte bir dağ terası üzerine kurulmuştur. Kentin mimari kalıntıları düzlükte ve güneye doğru uzanan vadi içinde yer alır. Düzlükte tapınaklar,tiyatro, agora, bouleterion gibi yapıtlar yer alır. Vadinin başlangıcında küçük akropol, sur duvarları, kuleler ve forum bulunmaktadır. Forum ile akropol arasında geniş ve 20 basamaklı merdiven şeklinde Açık hava toplantı salonu yer alır. 
 Bu yapının doğusunda B Tapınağı yer alır Ancak ikisi arasındaki düzlük alan Kentin Agorası (Pazar yeri) olabilir. Kuzey duvarından bir bölümü sağlam kalabilmiş olan “B” veya İmparator Traian Tapınağı Adada’nın en büyük tapınağıdır. Ön cephesinde 6 sütun olması gereken tapınak Agorayı süsler gibidir. Buradan geriye dönüp kent merkezine doğru gelindiğinde ön cephesi güneye bakan “C”tapınağına ulaşılır. Arka cephesi alınlığa kadar sağlam kalabilmiş olan bu tapınak da imparatorlara adanmıştır. Ancak doğu duvarından anlaşıldığı üzere,tam işlenip bitirilememiş bir yapıdır. Bunun 50 m. Batısında yine sağlam durumda kalabilmiş,Podiumlu “D” tapınağı yer alır. Ön cephesinde 4 sütun bulunan yapı yazıtlarından anlaşıldığına göre hem imparatorlara hem de Baştanrı Zeus-Serapis’e adanmıştır.
 “D” Tapınağından kuzeye doğru ilerlediğiniz zaman kentin tiyatrosuna ulaşılır. Sahne binası tamamen toprak altındadır. Seyirci oturma basamaklarından 6-7 basamağı uçlarda görmek mümkündür. Kent nüfusuna uygun olarak 1500-2000 kişilik olması gerekir. Tiyatronun 200 m. kadar kuzeydoğusunda yamaç üzerinde “A” tapınağı ve sağlam durumdaki mezar anıtına ulaşılır. Tapınağın sadece temelleri kalabilmiştir. Mezar Anıtı podiumlu ve küçük bir yapıdır. SÜTÇÜLERAdada: Isparta Sütçüler İlçe karayolu üzerinde yer alan antik kent Sağrak Köyü’ne 2 km, İl merkezine 90 km uzaklıktadır. Şehrin ismi ilk olarak Artemidorosda geçmektedir. Strabon, Ptolomaios ve Hierokles’de kentten bahseder. Kent 1888 yılında ilk olarak G. Hirschfeld ve aynı zamanda W. M. Ramsay tarafından tespit edilmiştir. Kentin kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte şehrin adı ilk kez MÖ II. yüzyılda Termessosla Adada arasında yapılan bir anlaşma metninde geçmektedir. Kentte MÖ I. yüzyılda sikke basıldığı da gözönüne alınırsa kentin bu tarihten daha önce kurulduğunu düşünmek yerinde olacaktır. Roma İmparatorluk döneminde özellikle
 İmparator Traianus, Hadrianus ve Antoninus Pius dönemleri Adada’nın en parlak dönemleridir. Bir kısım Adadalı, Büyük İskender’den sonraki Hellenistik kralların ordularında hizmet vermek amacıyla anayurtlarından ayrılarak, gurbette paralı asker olarak çalışmışlardır. Bunun kanıtları Kıbrıs’ta ve Fenike’de bulunan Adadalı askerlere ait mezar taşlarıdır. Kent Caralis (Beyşehir) Gölü’nün batı kıyısını izleyerek Antiokheia (Yalvaç), Neapolis (Şarkikaraağaç), Timbriada (Aksu), Adada (Karabavlu) üzerinden Pednalissos (Gebiz ?) ve Perge (Aksu) antik kentine uzanan antik yol üzerinde yer almaktadır.Kentin bulunduğu noktanın dağlık arazide olması nedeniyle fazla tahrip olmadan günümüze ulaşmıştır. Sadece Pisidia bölgesinin değil Anadolu’nun en sağlam kentlerinden birisidir. Kentte tabanı taş döşeli bir antik yol, Roma İmparatorluk Çağı Traianus Tapınağı, İmparatorlar Tapınağı, İmparatorlar ve Zeus Megistos–Serapis Tapınağı ile Yeniköy yolu altında kalan İmparatorlar ve Aphrodite Tapınağı yeralır. Ayrıca forum, bazilika, akropol anıtsal çeşme, yönetici binası, açık hava toplantı yeri tiyatro ve mezar anıtı bulunmaktadır. Kent düzlüğü ile vadi arasındaki bölümde yeralan kayalık alandaki akropol savunma amaçlı yapılmıştır. Akropolün çevresi sur duvarları ve kuleler ile çevrilidir. Akropolisin batı kısmında kentin açık hava toplantı yeri bulunmaktadır. 
Toplantı yerinin önüne sonradan kentin alışveriş ve idari merkezi olan forum ve bazilika yapılmıştır. Adada forumu 32 x 45 m.lik bir alanı kaplar. Tabanı düzgün taşlarla kaplı olan forumun ortasında büyük bir sarnıç yeralır. Forumun batısında cadde diğer iki yanında stoalar (sütunlu galeri) bulunur. Forumun kuzeyinde doğu-batı yönünde bir bazilika vardır. Forumun güneydoğu kısmında anıtsal bir çeşme bulunmaktadır. Adada’nın en büyük kilisesi vadinin batı kısmındadır. Kilise burada eski bir yapının teras ve iç duvarlarından yararlanılarak Bizans döneminde inşa edilmiştir. Kent düzlüğünün batısında tepe yamacına inşa edilen tiyatronun sahne binası ve orkestra kısmı toprak altındadır. Cavea (seyirci oturma yerleri)’nın uçları kısmen görülmektedir. Tiyatronun kapasitesi yaklaşık 3.000 kişidir. Şehirde dört adet tapınak yeralır.İmparatorlar ve Aphrodite Tapınağı: Basit yuvarlak, Tholos planlı bir tapınaktır. Çevresinde sütun sırası yoktur. Antik kentin içinden geçen Yeniköy yolu altında kalmıştır. Podiuma ait bloklar üzerinde yeralan yazıtta “Tanrı İmparatorlar ve Baba kenti için, kentin dostu, İmparatorlar kültünün Başrahibi, kurucu kentin oğlu ve halk meclisine 4 kez seçilmiş olan Tlaomos oğlu Antiokhos, karısı Başrahibe, Hoplan kızı Anna ve oğulları, kentin dostları,Tlaomos ve Antiokhos ile beraber Aphrodite kült heykelini, tapınağı ve tapınağa ait süslemeleri ve kaplamaları adadılar ve diktiler” yazar. Tapınak MS 200-210 yıllarında yapılmıştır. 
İmparator Traianus Tapınağı: İon tarzında olan tapınak prostylos planlı olup, ön cephesinde 6 sütun içerir. Yan duvarlardan birisi korniş seviyesine kadar sağlam kalabilmiştir. Diğer kısımlar yıkıktır. Kaynaklara göre, İmparator Traianus MS 114 yılında bazı Pisidia kentlerini ziyaret etmiştir. Muhtemelen tapınak bu ziyaret öncesinde yapılmış olmalıdır. İmparatorlar Tapınağı: İon tarzında olan tapınak prostylos planlı olup, ikisi yanlarda dördü önlerde olmak üzere toplam 6 sütuna sahiptir. Yan duvarlar saçaklık seviyesine kadar sağlamdır. Arka alınlığın yarısı sağlam durumdadır. Tapınağın önündeki sunak ve merdivenler toprak altındadır. Ön kısımda ise tapınağa ait olduğu düşünülen Propylon’a (anıtsal giriş) ait izler yeralır. Sterret tarafından 1888’de kopya edilen yazıtta “Tanrı-İmparatorların iki kez rahipliğini yapmış olan kurucu kentin oğlu, Probusluk yapmış Nikomakhos’un oğlu Theodoros, bu tapınağı Tanrı-İmparatorlara ve kente, ksoanon ve heykelleriyle birlikte kendi parasıyla yaptırdı ve adadı” yazar. Bu tapınak da Traianus Tapınağı gibi
 MS 114 yılından önce yapılmış olmalıdır. Bu tapınağın en önemli özelliği, tam bitirilmemiş olan tapınağın doğu duvarında antik dönem taş ustalarının nasıl çalıştıklarını ve ince işçiliği hangi aşamalardan geçirerek yaptıklarını gösteren izlerin mevcut olmasıdır.İmparatorlar ve Zeus Megistos-Serapis Tapınağı: Korint tarzında olan tapınak 4 sütunlu prostylos planlıdır. Podiumlu olan tapınak saçaklık seviyesine kadar ayaktadır. Ön cephedeki çıkışı sağlayan merdivenler tahrip olmuştur. Kornişler konsollu olup, yıkılan bloklar orijinal yerlerinde durmaktadır. Tapınağın önünde anıtsal sunak vardır. Sterret tarafından 1888’de kopya edilen yazıtta “Tanrı-İmparatorlar Zeus Megistos Serapis ve Baba kenti için onun karısı, Hoplan kızı, başrahibe Anna ve onların oğulları Tlaomos ve Antiokhos, tapınağı ve heykelleri, çevresindeki stoalar atölyeler ve bütün süslemeleriyle beraber adayarak dikti” yazar. Tapınak Sereruslar Çağında MS 180-210 yıllarında yapılmış olmalıdır.Zorzila: Sütçüler-Kasımlar yolu üzerindedir. Dağ yamacında yeralan kalıntılar Roma dönemi olup, şehir hakkında fazla bilgi yoktur.Kocaköy Asarı: Sütçüler İlçesi, Kesme Kasabası’nın 5 km güneyinde Asar Tepesi üzerine kurulmuş kentin kuzey ve batısı Köprüçay Vadisiyle sınırlanmıştır. Kent muhtemelen Hellenistik dönemde kurulmuş olmalıdır. 
Kentin çevresi kısmen ayakta duran bir surla çevrilidir. Kent içindeki en önemli mimari yapı tamamen yıkılmış durumda olan prostylos planlı tapınaktır. Örenyerinde ana kayaya oyulmuş dikdörtgen biçimli dört adet sarnıç ilginç birer mimarı gösterir. Örenyerinin güneybatısında sur duvarının dışında düzlükte biri sağlama yakın, biri yıkık iki mezar anıtı vardır. Mezar anıtları Podiumlu (kaideli) olup üzerine ionik tapınak tarzında lahit mezarlar oturtulmuştur. Kapak kısa yüzlerinde Meduza kabartması vardır. Şehrin ismi bilinmemektedir. Kalıntılardan anlaşıldığı kadarıyla küçük bir dağ kentidir. Sülüklügöl Harabeleri: Yeşilyurt köyü, Sülüklü Tepe mevkiinde iki tarafı surla kapatılmış, küçük bir vadi içine oturtulmuş olan sahada birtakım bina kalıntıları ile kayaya oyulmuş triskelesli iki adet mezar kitabesi bulunur. Büyük bir kalıntı mevcut değildir. Taşkapı Harabeleri: Sütçüler ilçe merkezindedir. Kuruluş tarihi hakkında bir bilgi yoktur. Sığırlık I Kalesi: Sütçüler ilçesi, Asar mahallesinde bulunan kale tepenin kuzey yamacına kurulmuştur. Sur duvarları sağlam ve köşelerde birer kule vardır. Erken Bizans Döneminde yapıldığı düşünülmektedir. Sığırlık II Kalesi: Sığırlık ve Çandır köyü arasında yolun kuzeyinde bir tepe üzerindedir. İyi korunmuş kalenin doğu duvarlarında üç yuvarlak pencere vardır. Erken Bizans Döneminde yapılmış olmalıdır. Sütçüler Çandır Köprüsü:
 Çandır köyü Köprübaşı mevkiinde, Selçuklular Döneminde yapılmış olan 65 m uzunluk ve 5 m genişlikteki kemerli köprü günümüzde Karacaören Barajı sularının altında kalmıştır. Yazılı Kanyon: Sütçüler ilçesinin güneybatısında 10 km uzunluğundadır. Değirmendere çayı vadisi içinden geçerek Karacaören baraj gölüne ulaşır. Kanyonun yan duvarlarında Bizans dönemine ait ibadet yapılan bölümler ve yazılar bulunmaktadır. Bu yazıtlar dolayısıyla kanyona Yazılı Kanyon denilmiştir.Eğirdir’in güneyinde Camili Yayla, Aksu’nun kuzeyi ve kuzeydoğusunda Eğrigöz ve Sorgun yaylaları, Sütçülerin güneydoğusunda Sanlı Yayla, Kasımlar kasabası yakınındaki Tota Yaylası önemli yayla alanlarıdır. Bu yaylalar gerek bitki örtüsü ve doğal güzellikleri gerekse su kaynakları ve çeşitli ekonomik etkinliklerle oldukça ilgi çeken yörelerdir.